Menu
Yöntem Olarak Soyutlama: Bir Pratiğin Anatomisi SANATÇILAR: Bahadır Yıldız, Gizem Renklidağ, Hayri Esmer, Kerim Dündar, Müge Ceyhan, Nermin Ülker, Seçil Erel, Selçuk Artut, Suat Akdemir, Taner Şekercioğlu KÜRATÖR: İpek Yeğinsü 22.11.-28.12.2025 Açılış: 22 Kasım Cumartesi, 18.00 Belm’art Space, “Yöntem Olarak Soyutlama: Bir Pratiğin Anatomisi” başlıklı sergiyiduyurmaktan mutluluk duyar. Gizem Renklidağ, Hayri Esmer, Kerim Dündar, Müge Ceyhan, Nermin Ülker, Seçil Erel, Selçuk Artut, Suat Akdemir, Taner Şekercioğlu ve Y. Bahadır Yıldız’ın farklı teknik ve estetik yaklaşımlara sahip işlerinden oluşan serginin küratörlüğünü İpek Yeğinsü üstleniyor. Sergi, Türkiye’de çağdaş sanat alanında soyutlamayı temel yöntem olarak benimsemiş bir grupsanatçı üzerinden, soyut kavramına yönelik yaklaşımlarda görülen çeşitliliği ele alıyor. Yerel vegeleneksel motiflerden organik formlara ve fütüristik yapılara uzanan bu geniş estetik yelpazede bir araya gelen işler izleyiciyi, aralarındaki gerek estetik, gerek düşünsel bağlaçları keşfetmeye davet ediyor. Sergi, 28 Aralık’a kadar Pazartesi hariç her gün 12.00-19.00 saatleri arasında Belm’art Space’te ziyaret edilebilir. Sergi Metni: Yöntem Olarak Soyutlama: Bir Pratiğin Anatomisi Soyut sanatın doğuşu, daha doğrusu kadim uygarlıklardan bu yana ilk büyük hatırlanışı, 19. yüzyılda yaşanan teknolojik gelişmeler ve bunun sonucu olarak görme biçimlerimizin dönüşmesiyle yakından ilgilidir. Resim, fotoğrafın belgesel niteliği ile birlikte yeni yollar keşfetmeye yönelir. Süprematizm’in kurucusu Malevich Siyah Kare (1915) ile formda sıfır noktasını arar. Kandinsky soyutun ortaya çıkışını sanatçının içsel gereksinimlerine bağlar. Neoplastisizmin mucidi Mondrian birincil renkler ve geometrik soyutlama aracılığıyla sanatta evrensel uyumun ortaya konulabileceğine inanır. Ve aslında hepsini önceleyen, erkek egemen sanat tarihi anlatısındaki yerini geç de olsa alan kadın sanatçı Hilma af Klint, teozofi ve mistisizmden beslenen spiritüel soyutlamalarında evrenin görünmeyen güçlerinin peşine düşer. Sanatçıların “soyut” kavramını ele alış biçimleri, özellikle ABD kökenli Soyut Dışavurumculuk ve Renk Alanı gibi akımların doğduğu 20. yüzyıl boyunca çeşitlilik göstermeye devam eder. Örneğin lirik soyutlama ne denli öznel, serbest ve dürtüsel ise, minimalizm o denli nesnel, kontrollü ve akılcıdır. Figüratif soyutlama insanın ruhsal yönelimlerinin izini sürerken, algoritmik soyutlama rastlantısallık ve üretkenlik üzerinden ilerler. Kısacası “soyut” kavramı, birbirinden gün ve gece kadar farklı sanat pratiklerinin ortak noktası; hatta sanat ve tasarım arasındaki gri alanın temel taşlarından biri olarak görülebilir. Türkiye’de 1940’lardan itibaren ortaya çıkan ve özellikle çok partili döneme geçişle birlikte yaygınlaşan soyut sanat, Batı ile Doğu’yu, modern ile gelenekseli harmanlamaya yönelik birçok farklı deneye sahne olur; hatta daha önce soyut akımlarla hiç ilgilenmeyen sanatçıları bile hızla kendine çeker. Geometrik soyutlamalarıyla Sabri Berkel ve Adnan Çoker, soyutu kent estetiği ile sentezleyen Burhan Doğançay, şiirsel kompozisyonlarıyla Nejad Melih Devrim ve Fahrelnissa Zeid gibi isimlerde hayat bulur. 21. yüzyıl post-medya çağıyla birlikte başta dijital teknoloji olmak üzere yeni mecra ve malzemelerin soyut sanatta kullanımı ise, sanat ve tasarımın sınırlarını eriten disiplinlerarası yönelimlerin önünü açar. Sergi, Türkiye’de çağdaş sanat alanında faaliyet gösteren ve soyutlamayı temel yöntem olarak benimsemiş bir grup sanatçı üzerinden bu çeşitliliğin izini sürer. Kullandıkları teknikler ile yöneldikleri kavramlar birbirinden farklı olmakla birlikte yerel ve geleneksel motiflerden organik formlara ve fütüristik yapılara uzanan bu geniş estetik yelpazede bir araya gelen işler izleyiciyi, aralarındaki gerek estetik, gerek düşünsel bağlaçları keşfetmeye davet eder. İpek Yeğinsü 1 Malevich, K. (2021). Nesnesiz Dünya / Süprematizm Manifestosu. Ketebe Yayınevi. 2 Kandinsky, W. (2013). Sanatta Ruhsallık Üzerine. Altıkırkbeş Basın Yayın. 3 Kurt, M. ve Küpeli, A. E. (2025). “Piet Mondrian’ın form algısındaki evrimi ve soyut sanatla etkileşimi”. Manas Sosyal Araştırmalar Dergisi, 14 (1), 228-243. doi:10.33206/mjss.1470159 4 https://hilmaafklint.se/about-hilma-af-klint/ 5 Tansuğ, S. (2008). Çağdaş Türk Sanatı. Remzi Kitabevi. 8. Basım. SANATÇILAR Y. Bahadır YILDIZ (1976, Eskişehir) Akdeniz Üniversitesi Heykel Bölümü’den (2003) mezun olan Yıldız, sanatında çeşitli doğal ve endüstriyel atık malzemeler kullanarak kent olgusunu ve doğa-kent gerilimini ele alır. “Leş estetiği” kavramını ortaya atan sanatçı, 2007’den itibaren atık zımpara kağıdının biçimsel olanaklarını araştırmaya başlar. Bu yolla ürettiği soyut-figüratif sarmal formlar, sanatçı için bireyin savunma mekanizmalarının katmanlarını temsil eden birer kabuk görevi görür. Kendi ifadesiyle “malzeme olarak kullanılan zımpara kağıdının, aşındırma ürünü ve fabrika atığı olması ile biçim-içerik birlikteliği kurulurken, birbirine eklenerek büyüyen döngüsel formlar, aşınma ve yenilenme üzerinden bir ikilik oluşturur”. Gizem RENKLİDAĞ (1984, İstanbul)2011’de Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi, Bileşik Sanatlar Anasanat Dalı’ndan mezun oldu. MSGSÜ’nde Bilgisayar Ortamında Sanat ve Tasarım alanında Yüksek Lisans yaptı. Kendi resim yapma tekniği olan ve sanatçının ifadesiyle “doğanın akışkanlıklarını, katmanlılıklarını ve rastlantısallığını yansıtan, fısfıslarla uygulanan akrilik boyaların farklı yüzeylerdeki birleşimlerine dayalı” olan ‘FISPIS’ı geliştirdi. Sanat-teknoloji ilişkisi üzerinden resimlerini, dijital sanatçı ortaklıklarıyla video, performans ve mekana özgü enstalasyon gibi mecralara taşıdı. Sanatçı, “mikroskobik” ile “kozmik” algı arasında salınan çalışmalarında “renk, ışık ve hareketin etkileşimiyle doğal olguları görsel deneyimlere” dönüştürmeyi amaçlar. Hayri ESMER (1966, Diyarbakır)Hayri Esmer, Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi Resim-iş Eğitimi bölümünde Lisans eğitimi aldı. Hacettepe Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi’nde, plastik sanatlarda ve günümüzde şiddet olgusunu inceleyen Yüksek Lisans ve Sanatta Yeterlik tezlerini hazırladı. Sanat bilimi Anabilim Dalı Başkanlığı, Baskı Sanatları Bölüm Başkanlığı ve Çağdaş Sanatlar Müzesi Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Sanatında, kendi ifadesiyle “bozulmanın ve huzursuzluğun üretildiği bir alan” olarak kentin “tanımsız yönleriyle” ilgilenir. Sanatını “bu hasarlı ve arızai yönlerin mimarisini kurma çabası” olarak görür. Labirent ve pencere gibi öğeleri “çağdaş kentlinin tedirginlik duygularının biçimsel ve düşünsel izdüşümleri” olarak kullanır. Kerim DÜNDAR (1986, Ankara)Algoritmik ve hesaplamalı tasarım, dijital moda ve tekstil tasarımı alanlarında çalışan sanatçı, tasarımcı ve akademisyen Kerim Dündar, Bilkent Üniversitesi İktisat bölümü Lisans; Hacettepe Üniversitesi Grafik Tasarım bölümü Yüksek Lisans ve Doktora mezunudur. 2024’te Doçent unvanını almıştır. Yıllar içinde geliştirdiği etno-fütüristik görsel anlatım dili üzerinden gelecek yaşantının dijital kültürünü öngörmeye çalışır. Doğanın yaratım süreçlerinden esinlenerek algoritmik morfogenez teknikler geliştirir. Tasarladığı organik-geometrik desenler ve formları dijital zanaatlarla işleyerek etno-fütüristik atmosferler önerir. Dijital ve fiziksel sanatın sınırlarını araştıran Dündar, Yakaza Studio’nun kurucu ortağıdır. Müge CEYHAN (1984, İstanbul)Müge Ceyhan, Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Plastik Sanatlar Bölümü’nde 2007 yılında lisans ve 2010 yılında yüksek lisans eğitimini onur derecesi ile tamamladı. Soyut kompozisyonlarında edebiyattan yoğun olarak esinlenen ve mekân kavramına özgün bir yaklaşım getiren sanatçının ağırlıklı olarak tuval üzerine akrilik tekniğini kullandığı eserlerinde sıklıkla yer alan elemanlar bilinç altımızdaki mekanları temsil eder. Ceyhan bu mekanları “kentler, kasabalar, sokaklar, geceler ve gündüzler biraz da sinestezik bir içgüdüyle oluşan dünyalar” olarak tanımlar. Nermin ÜLKER (1974, Zonguldak)Nermin Ülker, profesyonel iş hayatına 1992 yılında önce Ebe Hemşire ve Ameliyathane Hemşiresi olarak başlayıp, yarı zamanlı akademisyen …
Murat Germen Belm’art Space Ankara 18.10.-16.11.2025 Açılış: 18 Ekim Cumartesi, 18.00 Belm’art Space, Murat Germen’in 37. kişisel sergisi “Catharsis”i duyurmaktan mutluluk duyar! …Bu sergide, şu cümleler dışında bir metin yok. Sanatçının çalışırken aldığı hazzın minimal bir görsellik üzerinden izleyiciye sirayet etmesi arzulanıyor… İyi seyirler!
Monika Bulanda Belm’art Space Ankara 19.09.-12.10.2025 Açılış: 19 Eylül Cuma, 18.00 Belm’art Space, sezonun açılış sergisi “Şimdinin Parçaları”nı duyurmaktan mutluluk duyar. “Şimdinin Parçaları”, herhangi bir tarafa ait olmayan fakat sonunda bütünü oluşturan, arada kalmış olanın keşfine davet ediyor. Tıpkı son yıllarda sanatçının yaşamında olduğu gibi, tek bir anlatıdan ziyade farklı gerçeklik parçalarının bir araya geldiği kişisel bir deneyim üzerinden şimdide kalma haline odaklanıyor. Sergide yer alan eserler bir anlatı sunmaktan ziyade, “şimdi”ye dair kopuk, katmanlı ve çoğu zaman çelişkili duyumları açığa çıkarıyor. Tekrar, desen ve doku aracılığıyla görünmez olan görünür hâle geliyor: Hareket hâlindeki bir zihnin iç mimarisi. Açıklık ile bulanıklık, hareket ile durağanlık, ses ile sessizlik arasındaki zihinsel ve duygusal hallerden doğan eserler kesinlik sunmaktan çok, her bir parça bir eşik anına işaret ediyor: geçiş, duraksama ya da asılı kalma hâline. Tekrar, yapı ve ince bir uyumsuzluk yoluyla kurulan görsel dil; kimliklerin, kültürlerin, disiplinlerin ve zihinsel durumların arasında bir yerde var olmanın anlamını yansıtıyor. Fragments of Now “Fragments of Now” invites the viewer to explore what lies in between — elements that belong nowhere in particular, yet ultimately form a whole. Much like in the artist’s own life in recent years, the exhibition focuses on a state of presence shaped not by a single narrative, but through a personal experience composed of various fragments of reality. Rather than presenting a linear narrative, the works in the exhibition reveal fragmented, layered, and often contradictory sensations of the “now.” Through repetition, pattern, and texture, the invisible is made visible — the inner architecture of a mind in motion. Emergig from emotional and mental states that oscillate between clarity and obscurity, motion and stillness, sound and silence, the works do not offer certainty. Instead, each piece points to a threshold moment: a transition, a pause, or a state of suspension. The visual language — built through repetition, structure, and subtle dissonance — reflects the meaning of existing somewhere between identities, cultures, disciplines, and states of mind. Monika Bulanda Görsel Sanatçı · Profesyonel Müzisyen · Yazar Monika Bulanda, kültürleri ve disiplinleri birbirine bağlayan disiplinlerarası bir sanatçı, müzisyen ve yazardır. 1983 yılında Polonya’nın Krakow kentinde doğmuş, şu anda İstanbul’da yaşamaktadır. Beş dili akıcı bir şekilde konuşan Bulanda, Polonya ve Çin’deki önde gelen kurumlarda Caz Müziği ve Çin Çalışmaları alanında dereceler almıştır. 15 yılı aşkın süredir uluslararası sergiler açan Monika, kolaj, fotoğraf ve çizimi bir araya getiren kendine özgü görsel sanat tekniğini geliştirmiştir. Kültürlerarası deneyimlerden ilham alan eserleri; Türkiye, ABD, Katar, Belçika, Polonya, Norveç ve Birleşik Krallık’taki özel koleksiyonlarda yer almaktadır. Görsel sanatlarının yanı sıra Monika, uluslararası bir profesyonel müzisyenlik kariyeri inşa etmiş, büyük caz festivallerinde sahne almış ve önde gelen sanatçılarla işbirlikleri gerçekleştirmiştir. Onun müziği de tıpkı sanatı gibi gelenekleri ve etkileri harmanlayan, özgün bir çokkültürlü deneydir. Monika Bulanda Visual Artist · Professional Musician · Author Monika Bulanda is a multidisciplinary artist, musician, and author whose work bridges cultures and disciplines. Born in 1983 in Krakow, Poland, she is currently based in Istanbul. Fluent in five languages, she holds degrees in Jazz Music and Chinese Studies from leading institutions in Poland and China. For over 15 years, Monika has exhibited internationally, developing her own unique visual art technique that merges collage, photography, and drawing. Her work, inspired by cross-cultural experiences, is part of private collections in Türkiye, the USA, Qatar, Belgium, Poland, Norway, and the UK.Alongside her visual art, Monika has built an international career as a professional musician, performing at major jazz festivals and collaborating with leading artists. Her music, much like her art, blends traditions and influences into a unique multicultural experiment.
BAS NO.3 Belm’art Space Ankara 21.06.-29.07.2025 Açılış: 21 Haziran Cumartesi, 18.00 Belm’art Space, sezonun kapanış sergisi BAS No.3’ü duyurmaktan mutluluk duyar! Genç sanatçılarla tanışmayı, onların üretimlerine alan açmayı ve birlikte düşünmenin yollarını aramayı öncelik haline getiren Belm’art Space, 2023’ten bu yana her sezonun sonunda düzenlediği BAS serisinde onlara bir sergileme alanı sunmakla kalmıyor; aynı zamanda görünürlük kazanma ve eleştirel diyalog kurma imkânlarını da odağına alıyor. Bu yıl üçüncü edisyonuyla gerçekleşen BAS No.3, 32 genç sanatçının üretimlerini bir araya getiriyor. Sergi, farklı anlatı ve yaklaşımların buluştuğu yaratıcı ifadeler için ortak bir zemin oluşturmayı amaçlıyor. Seçki, değerli jüri üyeleri Sinan Eren Erk, Didem Erbaş, Andreas Treske, Fırat Engin ve Aslı Işıksal tarafından belirlendi. BAS No.3, 21 Haziran Cumartesi günü saat 18.00’de açılıyor ve 29 Temmuz’a kadar, Pazartesi hariç her gün 12.00–19.00 saatleri arasında Belm’art Space’te ziyaret edilebilir.
Hep Daha Az Anlıyorum Ozan Bilginer Belm’art Space Ankara 26.05.-15.06.2025 Açılış: 26 Mayıs Pazartesi, 18.00 Belm’art Space Ozan Bilginer’in “Hep Daha Az Anlıyorum” başlıklı sergisini duyurmaktan mutluluk duyar. Hep Daha Az Anlıyorum, “içerik ve teknik” eksenlerini kullanan bir diyalog üzerine kuruldu. Sanatın temellerinden olan ve birbirini besleyen eksenlerin zemini, Fransız şair, roman ve deneme yazarı Louis Aragon’un bir ifadesi ile şekillendi. Dada akımının öncülerinden olmuş ve sürrealizmin kurucuları arasında yer almış Aragon, hiciv ve alay gibi araçları kullanarak sanatın devrimci yanına vurgu yapmıştı. I. Dünya Savaşı’nın tahrip ettiği bir çevrede sanatçının elinden başka ne gelebilirdi? Ya günümüzde? Serginin görsel içeriği, bir sanatsal/endüstriyel baskı tekniği olan serigrafi ile şekillendirildi. Günümüzde her ne kadar imgenin tekrar üretilmesi için bir araç olarak kullanılsa da baskı sanatı, ilk icat edildiğinde daha kutsal bir amaca hizmet ediyordu: bilginin dolaşımı. Hangi bilginin dolaşıma gireceğine bağlı olarak, propaganda afişlerinden ofis şablonlarına, kitaplardan tekstil illüstrasyonlarına kadar pek çok alanda işlev gören bu tekniğin esnekliği serginin içeriğiyle bir araya getirildi. Ozan Bilginer’in 5. kişisel sergisi “Hep Daha Az Anlıyorum”, anlama edimini serbest bırakmaya çalışırken sanatın gizemi ile serigrafi tekniğinin geçmişinden gelen içerikleri bir araya getirerek izleyici ile iletişim kurmaktadır. “Hep Daha Az Anlıyorum” 26 Mayıs – 15 Haziran 2025 tarihleri arasında Salıdan Pazara 12.00 – 19.00 saatlerinde Belm’art Space’te görülebilir.
AÇIK ÇAĞRI: BAS No.3 Scroll down for English Son Başvuru Tarihi: 16 Mayıs 2025 (Cuma) belm’art.space, Ankara Lütfen açık çağrının tamamını dikkatlice okuyunuz. Cevaplanmamış sorularınız için bizimle info@belmart.space adresinden iletişime geçebilirsiniz. KİMLER BAŞVURABİLİR? Bu açık çağrı, Türkiye’de ikamet eden sanatçılar (vatandaşlar ve ikamet edenler) içindir. 18-35 yaş aralığındaki, üniversitelerin ilgili bölümlerinde öğrenci veya mezun, görsel ve disiplinlerarası sanatçılar ile performans sanatçıları başvuruda bulunabilir. NASIL BAŞVURULUR? Başvuru sahipleri aşağıdaki materyalleri sunmalıdır: -Motivasyon Mektubu (en fazla 300 kelime) -Portfolyo & Sanatçı CV’si Tüm materyaller tek bir PDF dosyası (maks. 15MB, 10 sayfa) halinde hazırlanmalı ve “Açık Çağrı 2025 BAS No.3” konu başlığıyla info@belmart.space adresine gönderilmelidir. JÜRİ Başvurular, belm’art.space’in sanat ekibinden üyelerin yer aldığı bir jüri tarafından kolektif olarak değerlendirilecektir. Jüri Üyeleri: -Sinan Eren Erk -Didem Erbaş -Andreas Treske -Fırat Engin -Aslı Işıksal ÖNEMLİ TARİHLER -Son Başvuru Tarihi: 16 Mayıs 2025 (Cuma) -Seçilen İşlerin Teslim Tarihi: 15-17 Haziran 2025 -Sergi Bitiş & Eser Teslim Alma Tarihi: 29 Temmuz 2025 BAŞVURU & SUNUM GEREKLİLİKLERİ –Başvurular tek bir PDF dosyası olarak sunulmalıdır. -Portfolyo, her biri detaylı bilgileriyle birlikte en fazla 10 tamamlanmış eser içermelidir (maks. 15MB). –Video temelli işler için PDF dosyasında bir bağlantı paylaşılmalıdır. –Sanatçının CV’si ve iletişim bilgileri aynı PDF içinde bulunmalıdır. ŞARTLAR & KOŞULLAR –Finalistler, başvuruda sundukları eserleri sergilemekle yükümlüdür. –Bu açık çağrı, prodüksiyon desteği veya sanatçı ücreti sağlamamaktadır. –Seçilen eserler, sanatçı tarafından 15-17 Haziran 2025 tarihlerinde belm’art.space’e güvenli bir şekilde teslim edilmelidir. –Sanatçılar, eserlerinin paketlenmesi, taşınması ve sergi sonrası geri alınmasından sorumludur. -belm’art.space, eserlerin taşınma veya sergilenme sürecinde sigorta sağlamaz. -Seçilen eserler, sergi süresi boyunca başka bir yerde sergilenemez. -Eksik başvurular değerlendirilmeyecektir. -Başvuran sanatçılar, açık çağrının tüm şartlarını kabul etmiş sayılır. HAKKIMIZDA Ankara’nın Tunalı Hilmi Caddesi’nde yer alan belm’art.space, 2023 yılında kurulan bir çağdaş sanat mekânıdır.Genç ve kıdemli sanatçılara ev sahipliği yaparken, yeni üretimleri desteklemeyi ve görünürlük kazandırmayı amaçlar. Sanatın farklı disiplinlerine alan açmayı, yaratıcı üretimleri teşvik etmeyi ve kültürel diyalogları güçlendirmeyi hedefler. BAS No.3 Hakkında belm’art.space’in genç sanatçılara alan açmayı, onlarla tanışmayı ve diyalog geliştirmeyi amaçladığı BAS serisi, 2023 yılından bu yana her sezonun son sergisi olarak düzenleniyor. Bu yıl üçüncü kez düzenlenen BAS No.3, farklı anlatılar ve yaratıcı ifadeler için ortak bir zemin oluşturmayı hedefliyor. Başvurularınızı bekliyoruz! OPEN CALL: BAS No.3 Application Deadline: May 16, 2025 (Friday) belm’art.space, Ankara Please read the full open call carefully. If you have any unanswered questions, you can contact us at info@belmart.space. WHO CAN APPLY? This open call is for artists residing in Turkey (citizens and residents). Visual and interdisciplinary artists, and performance artists aged between 18-35, who are students or graduates of relevant university departments, are eligible to apply. HOW TO APPLY? Applicants must submit the following materials: -Motivation Letter (max. 300 words) -Portfolio & Artist CV All materials should be compiled into a single PDF file (max. 15MB, 10 pages) and sent to info@belmart.space with the subject line “Open Call 2025 BAS No.3”. JURY Applications will be collectively reviewed by a jury composed of members from the artistic team of belm’art.space. Jury Members: -Sinan Eren Erk -Didem Erbaş -Andreas Treske -Fırat Engin -Aslı Işıksal IMPORTANT DATES -Application Deadline: May 16, 2025 (Friday) -Selected Works Submission Date: June 15-17, 2025 -Exhibition End & Artwork Collection Date: July 29, 2025 (Tuesday) APPLICATION & SUBMISSION REQUIREMENTS –Applications must be submitted as a single PDF file. -Portfolio must include a maximum of 10 completed works, each with detailed information (max. 15MB). –For video-based works, a link should be included in the PDF. –The artist’s CV and contact information must be included in the same PDF. TERMS & CONDITIONS –Finalists are required to exhibit the works submitted in their applications. –This open call does not provide production support or artist fees. –Selected works must be securely delivered to belm’art.space between 15th to 17th of June, 2025. –Artists are responsible for packaging, transportation, and post-exhibition collection of their works. -belm’art.space does not provide insurance for artworks during transportation or exhibition. -Selected works cannot be exhibited elsewhere during the exhibition period. -Incomplete applications will not be considered. -Applicants are deemed to have accepted all terms of the open call. ABOUT US Located on Tunalı Hilmi Street in Ankara, belm’art.space is a contemporary art venue founded in 2023. It hosts both emerging and established artists while aiming to support new productions and enhance visibility. belm’art.space is not just an exhibition space; it also brings art enthusiasts together through educational programs, artist talks, concerts, workshops, and discussions with art professionals. It aims to create space for various art disciplines, encourage creative productions, and strengthen cultural dialogues. About BAS No.3 The BAS series, organized at the end of each season since 2023, aims to provide space for young artists, meet them, and develop dialogue. Now in its third edition, BAS No.3 continues this tradition, creating a common ground for diverse narratives and creative expressions. We look forward to your applications!
Zehirli Bahçe Belm’art Space Ankara 28.02.-11.04.2025 Açılış: 28 Aralık Cuma, 18.00 Küratör: Otto Türker Belm’art Space, 28 Şubat -11 Nisan 2025 tarihleri arasında Tuğba Akça ve Mustafa Yılmaz’ın güncel üretimlerini bir araya getiren “Zehirli Bahçe” sergisine ev sahipliği yapıyor. Yeniden biçimlendirme arzusu ile düzenlenip çerçevelenen alan olarak ifade edebileceğimiz bahçe; sadece doğanın bir parçası değil, onun üzerinde kurulan sahiplik, denetim ve kontrol ilişkilerinin somutlaştığı bir alan olarak tanımlanabilir. Sergi, izleyiciyi hem bireysel bellekte hem de toplumsal bellekte tezatlıkları keşfetmeye davet ederken, içinde bulunduğumuz dünyanın hem yarattığımız hem de yok ettiğimiz bir bahçe olup olmadığı üzerine sorgulama alanı açar. Tuğba Akça’nın canlı renklerle oluşturduğu çalışmaları yaşanılan kriz durumlarına karşı kişisel hesaplaşmalarına odaklanırken; Mustafa Yılmaz’ın figürleri ve imgeleri ise toplumsal krizlerin ardında görünmeyen baskılayan ve sansürleyen dinamiklere dikkat çekiyor. Kriz ortamını iki farklı bakıştan ele alan Akça ve Yılmaz; bireysel ve toplumsal kriz hafızasının birbirine temas ettiği, doğal olanla yapay olanın kesiştiği ve ayrıştığı noktalar üzerine ipuçları sunuyor. “Zehirli Bahçe” 28 Şubat- 11 Nisan 2025 tarihleri arasında Salıdan Pazara 12.00 – 19.00 saatlerinde Belm’art Space’te görülebilir.
Gerçekleşmemiş Bir Serginin Kurgusu Belm’art Space Ankara 28.12.-09.02.2025 Açılış: 28 Aralık Cumartesi, 18.30 Belm’art.space, ‘Gerçekleşmemiş Bir Serginin Kurgusu’’nu sunmaktan mutluluk duyar. Zamanın ve mekânın anlamını yitirdiği, gerçekliğin paramparça olduğu bir dünyada yer alan ‘Gerçekleşmemiş Bir Serginin Kurgusu’, disiplinlerarası üretim yapan on sekiz farklı sanatçının rüyalardan ve gerçekliğin kopuk katmanlarından beslenen eserleriyle ziyarete açılıyor. Eserler, birbirlerini tamamlamayan hikâyeleri ve örtüşmeyen gerçeklik imgeleriyle bilinçaltında yankılanan bir dünyanın izlerini taşıyor. Sergi, gerçekliğin dokusunun gevşediği ve algıların birbirine karıştığı bir evrende, ziyaretçilere kendi gerçekliğini yeniden yaratma fırsatı sunuyor. ‘Gerçekleşmemiş Bir Serginin Kurgusu’ 9 Şubat’a kadar Pazartesi hariç her gün 12.00-19.00 saatleri arasında Belm’art.space’te ziyaret edilebilir. Sanatçılar: Berrak Güloğlu, Betül Sertkaya, Beyza Boynudelik, Çınar Eslek, Duygu Aydoğan, Ece Kibaroğlu, Gülsüm Gilol, Handan Akarsu, Hasan Doğan Yılmaz, Hilal Küçük, İhsan Berke Saraçoğlu, Melike Kuş, POLVO, Sena Soykök, Serhat Ergün, Sibel Boyacı, Tolga Çelikkan, Yonca Karakaş
Salt Belm’art Space Ankara 07.12.-22.12.2024 Açılış: 7 Aralık Cumartesi, 18.00 Vafa Almasi’nin 3. kişisel sergisi “SALT” 7 Aralık’ta Belm’art.space’te izleyicilerle buluşuyor. “Salt” manzara temasıyla yapılan resimler, izleyicilere güçlü bir mekansallık algısı vermektedir. Vafa Almasi’nin manzara üretme konusundaki deneyimi, kendisini nesnellikten uzaklaştırmak ve uzak olmayan bir nesnenin zihinsel yorumunu ortaya koymaktan meydana gelmektedir. Sanatçının, varlıkların doğasını anlamaya ve göstermeye yönelik resimlerinde gerçeklikten beslenen ideal görünümlerle karşılaşılır. Manzaralarda ortaya çıkan kaygı, zamansızlık ve boşluk, sessizliği deneyimleme fırsatı yaratır. SALT, 22 Aralık’a kadar Pazartesi hariç her gün 12.00-19.00 saatleri arasında Belm’art Space’te ziyaret edilebilir.
Merak ve İtiraz Belm’art Space Ankara 19.10.-17.11.2024 Açılış: 19 Ekim Cumartesi, 18.00 Doğancan Yıldırım’ın ilk kişisel sergisi “Merak ve İtiraz” 19 Ekim 2024 tarihinde Belm’art.space’te izleyicilerle buluşuyor. Sergi, sanatçının farklı disiplin ve malzemelerle ürettiği ve daha önce sergilenmemiş işlerinden oluşuyor. Yıldırım, eserlerinde merak ve itiraz kavramını bireysel ve toplumsal düzeyde ele alıp arasındaki derin ilişkiyi sorguluyor. Bu sorgulamada farklı disiplin ve materyallerden yararlanan sanatçı, eserlerindeki çeşitliliği merak ve itiraz kavramlarının arasındaki döngüsel ilişkiye benzetiyor. İki kavram arasındaki süreçte ortaya çıkan sorular, belirsizlikler ve çelişkiler serginin temelini oluşturuyor. Merak ve İtiraz 19 Ekim – 17 Kasım 2024 tarihleri arasında Salıdan Pazara 12.00 – 19.00 saatlerinde Belm’art Space’te görülebilir.
Input your search keywords and press Enter.